Tasarruf sahipleri oldukça zorlu bir süreçten geçiyor. Parasını enflasyondan korumak için hangi yatırım aracına yönlendireceğini bir türlü kestiremiyor.
Dünya Gazetesi’nden Ufuk Korcan, Paranın Rotası köşesinde bu konuyu ele aldı.
İşte Korcan’ın bugünkü köşe yazısı:
Yılbaşından bu yana tüm yatırım araçları yatırımcısını üzmüş durumda. Borsa İstanbul’da BIST 100 Endeksi her ne kadar bu yıl yüzde 40 yükselse de çok sayıda hisse hem endeks hem de enflasyon artışını yakalamayı başaramadı.
Hisse senedi riskli bir yatırım aracı olması nedeniyle geniş kitleler tarafından tercih edilmiyor.
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPD) verilerine göre, haziran ayı itibarıyla yurtiçi yerleşiklerin toplam tasarruf tutarı 25 trilyon 294 milyar TL seviyesinde. Bu tutarın 9 trilyon 244 milyar TL’si mevduat hesaplarında, 5 trilyon 398 milyar TL’si Döviz Tevdiat Hesapları’nda (DTH), 3 trilyon 574 milyar TL’si ise pay senetlerinden oluşuyor. Yani toplam tasarruflar içerisinde hisse senedinin payı sadece yüzde 14.13.
YERLİ YATIRIMCI RİSK SEVMEZ
Türk Lirası ve döviz mevduatlar toplam tasarrufların yüzde 57.88’ini oluşturuyor. Başka bir ifadeyle Türkiye’de yatırımcılar riskli varlıklardan ziyade sabit getirili enstrümanları tercih ediyor. Ancak onlar için de durum pek iç açıcı değil. Son yıllarda kurlardaki artıştan olumlu etkilenen döviz yatırımcısı açısından bu yıl pek iyi geçmiyor.
Geçen yıl yapılan seçimlerle ekonomi yönetiminin değişmesi ve seri faiz artışlarına gitmesi Türk Lirası mevduatı diğer yatırım araçları içerisinde öne çıkardı. Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarından dönüşleri cazip kılmaya yönelik atılan adımlar ve kurlarda önemli bir hareket olmaması TL mevduata geçişleri hızlandırdı.
TL MEVDUATA GEÇİŞ HIZLANDI
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in verdiği bilgiye göre, 7 Haziran itibarıyla brüt rezervler 146.2 milyar dolara, swap hariç net rezervler 6 milyar dolara yükseldi. Swap hariç net rezervlerde nisan başından bu yana artış 71.5 milyar dolara ulaştı. Kur Korumalı Mevduat (KKM) stoku 2023 yılı ağustos ayına göre yüzde 38.4 azaldı, 1.3 trilyon TL düşüş gerçekleşti. TL mevduatların toplam içindeki payı 16.8 puan artarken, KKM’nin payı 12.9 puan ve yabancı para mevduatların payı 3.8 puan azaldı.
Merkez Bankası’nın döviz rezervindeki artış ekonomi yönetiminin elini olası kur ataklarına karşı güçlendirirken enflasyonla mücadelede kur yönlü baskıları kontrol altına almalarını sağlıyor. Tablo böyle olunca da döviz tutanların beklediği yukarı yönlü hareketler bir türlü gerçekleşmiyor. Özellikle yerel seçimler öncesinde sosyal medyada yayılan ‘seçim sonrası kur patlayacak’ spekülasyonlarına inanıp döviz alanlar ellerindeki dövizi geri sattıkları söyleniyor.
DÖVİZ YÜZDE 7.5 ARTABİLİRDİ
Şimdi gelelim döviz yatırımcısının bu yılki muhasebesine. Yılbaşında bankalarda 176.1 milyar dolar olan döviz hesaplarının büyüklüğü yerel seçimlere yönelik spekülasyonların etkisiyle 22 Mart’ta 186 milyar dolar sınırına dayandı.
Ancak o tarihten itibaren bankalardaki döviz hesaplarında hızlı bir erime oldu ve 7 Haziran itibarıyla söz konusu tutar 165.5 milyar dolara indi. Yani 2.5 ayda döviz hesaplarında 20 milyar doların üzerinde çözülme yaşandı. Son açıklanan 165.5 milyar dolarlık dövizin yılbaşından bu yana hesaplarda tutulduğu varsayımına göre, bu hesap sahipleri kurda yaşanan yüzde 9.4’lük artıştan dolayı TL bazında 458 milyar TL kazandı.
Fakat söz konusu dövizler eğer TL mevduatta değerlendirilseydi 6 ayda ortalama yüzde 27 getiri karşılığı 859 milyar TL faiz geliri elde edeceklerdi. Yani TL mevduat yerine dövizde kalmayı tercih edenlerin kaybı yaklaşık 400 milyar TL seviyesinde. Başka bir hesaplamaya göre, yılbaşında elindeki dövizi satıp TL mevduata yatıranlar bugün tekrar dövize geçseler hesaplarındaki döviz miktarı yüzde 7.5 daha fazla olacaktı.
patronlardunyasi.com